Ecevit’in güvendiği isimlerden birisi de İstemihan Talay’dı. Talay’da
istifa gerekçesi olarak Ecevit’i hedef göstermiş ve Özkan ile kendisini hedef
almakla suçlamıştı. O tarihlerde Talay istifasını yazılı bir açıklama ile
kamuoyuna duyururken, açıklaması haberlere şöyle yansımıştı.
“ANKARA (İHA) - Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan'ın
istifa etmesinin ardından, Kültür Bakanı İstemihan Talay ile Devlet
Bakanı Hasan Gemici'nin de bakanlık görevlerinden ve DSP'den istifa ettikleri
bildirildi.
Kültür Bakanı İstemihan Talay, Başbakan Yardımcısı
Hüsamettin Özkan'ın istifasının ardından DSP'den ve Kültür Bakanlığı görevinden
resmen istifa ettiğini açıkladı.
Kültür Bakanı Talay'ın istifasıyla ilgili kendisini bekleyen
basın mensuplarına verdiği yazılı açıklamada şunları kaydetti: "Sayın
Bülent Ecevit, bir süreden beri DSP Genel Merkeazi'nden kaynaklanan ve
sayın Hüsamettin Özkan'ı şahsımı bakanlarımızı ve milletvekillerimizi hedef
alan yıpratıcı bazı açıklamalar yapılmaktaydı. DSP Genel Merkezi'nin küçük
parti hesapları içindeki senaryolarına itibar etmeniz güven duygularımı hayal
kırıklığına dönüştürmüştür. DSP Genel Merkezi ile birlikte şahsınıza karşıda hissettiğim güvensizlik
nedeniyle DSP'den ve hükümetteki kültür bakanlığı görevimden istifa ettiğimi bilgilerinize arz ederim".
(KAYNAK- İHA, 8 Temmuz
2002)”
DSP’nin de yer
aldığı koalisyon hükümetinin seçimi kaybetmesi ile bu istifalar
ilişkilendirilmiş, o günlerde bu istifaların gerekçesi kamuoyuna yeni bir
hareket olarak sunulsa da, dağıtılan belgelerle Ecevit’e ihanet olarak
adlandırılmış ve o tarihte istifa eden isimlerde ihanetçi ekip suçlaması,
ithamı ile anılmıştı.
Başarısız bir hareket olan YTP’nin aslında bir
başarısı vardı. O da DSP’nin erimesine zemin hazırlamak. Daha sonra kendisine
parti arayışında MHP’nin kapısını çalan Talay’a o tarihlerde MHP Genel Başkanı
Devlet Bahçeli tarafından Ecevit’e ihanetinin gerekçesi sorulduğu ve “Aynı
ihaneti bana yapmayacağının garantisini vereceksen MHP çatısı altında yer
almanda bir sakınca görmeyiz. MHP’de de şartsız yer alabilirsin. Her hangi bir
makam mevki ya da adaylık garantisi bekleme” sözleri ile DSP’den istifa
sürecinin hatırlatıldığı fısıltı gazetelerinde çok yazıldı çizildi.
Sadece yazılıp çizilmekle kalmadı. O tarihler de
MHP teşkilatlarında Talay krizi yaşandı. MHP’den eli boş dönen Talay çoktan
AKP’de adaylık zeminli yer arayışı görüşmelerini başlatmış olsa da, teşkilatlarda “Talay MHP’ye adaylık şartı ile
gelecek” krizi yaşandı. Teşkilatlardaki
kiriz partinin etkin isimleri ile MHP kulislerinde Bahçeli’nin Talay’a Ecevit’e ihanetini hatırlatarak hayır dediği
ifadesi ile yatıştırılmaya çalışıldı. O tarihlerde bu krizi aşmak için büyük
uğraş veren isimlerden biriside Mehmet Şandır’dı.
Bu istifaları Mersin’den de Özcan’ın istifası takip etti.
Kervana Özcan da katıldı
Özcan’da açıklamasında DSP’yi geleceğe taşıyacak
parti olamamakla eleştirerek istifasını kamuoyuna duyurdu. Başından beri
hareketin içinde olduğunu da vurgulayan Özcan, kendisi ile birlikte istifa
eden belediye meclis üyelerini başka istifaların takip edeceği gözdağı da
verdiği açıklaması o tarihlerde haberlere şöyle yansıdı;
|
“DSP’de yaşanan milletvekili istifalarının ardından Mersin Büyükşehir
Belediye Başkanı Macit Özcan da partisi DSP’den istifa ettiğini açıkladı.
Özcan, “Türkiye politikasına damga vuracak ve bizi AB’ye taşıyacak reformları
yapacak kan değişikliğine ihtiyaç var” dedi.
DSP’de yaşanan
milletvekili istifalarının ardından Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Macit
Özcan da partisi DSP’den istifa ettiğini açıkladı. Özcan ile birlikte 12
meclis üyesi de istifa etti. Başında Hüsamettin Özkan, Kemal Derviş ve İsmail
Cem’in bulunduğu yeni oluşumun içinde 4 aydır aktif olarak görev yaptığını
belirten Özcan, sırada başka belediye başkanlarının olduğunu söyledi.
Makamında bir basın
toplantısı düzenleyen Özcan, 18 Nisan 1999 tarihinde yapılan seçimlerde
DSP’den belediye başkanı seçildiğinden bu yana DSP kültürüne sadık kaldığını
ancak DSP’deki son olaylar ve siyasetteki tıkanıklığın kendisini rahatsız
ettiğini kaydetti.
Özcan, “Türkiye’nin
çok önemli sorunları vardır. Bu hareket ülkemizin önünün açılmasıdır.
İnandığım yeni oluşuma destek vermek ve aktif görev yapmak üzere DSP’den
istifa ediyorum.” dedi.
Kemal Derviş’in
istifa etmesi ile ilgili soru üzerine Özcan, “Derviş’in istifası yanlış bir
hareketti. Türkiye’nin ona ihtiyacı var. Derviş istifa ederse ekonomi olumsuz
etkilenir. Derviş hükümette kalacak fakat yeni oluşuma destek verecek.” diye
konuştu.
Özcan, Ecevit’e
saygısızlıklarının olmadığını, Türkiye’nin önünün açılması gerektiğini
sözlerine ekledi.
KAYNAK ZAMAN Ümit Pıtır / Mersin 13.07.2002”
Özcan istifasını
açıklarken sırada başka belediye başkanlarının olduğunu söylese de o tarihlerde kendisinden başka istifa eden
belediye başkanı olmadı.
|
|
DSP’den ayrılan milletvekilleri Kemal Derviş’in telkinleri,
İsmail Cem ve Hüsamettin Özkan’ın liderliklerinde 21 Temmuz 2002 tarihinde Yeni
Türkiye Partisi’ni (YTP) kurdular. Artık Kemal Derviş’in de istifa edip partiye
katılması bekleniyordu.
Bu arada Kemal Derviş 15 günlüğüne ABD’ye gitti ve Yeni
Türkiye Partisi’ne ha bugün ha yarın katılacağım diyerek zaman kazanmaya
çalıştı. Ne olduysa 15 Ağustos 2002’de oldu. Kemal Derviş ani bir karar
değişikliğiyle YTP’ye girmesinin mümkün olmadığını söyledi. YTP’nin sağ
liberallere hitap ettiğini söyleyen Derviş arayışlarının devam edeceğini
belirtti. Herkes şoktaydı.
Asıl sürpriz daha sonra geldi ve Derviş CHP’ye katılacağını
açıkladı. Derviş’in niçin böyle bir karar aldığı bilinmiyordu, ancak iddialardan
biri Tarhan Erdem’in Derviş’e YTP’nin seçimlerde barajı geçmesinin mümkün
olmadığını söylemesiydi.
YTP bu seçimde topu topu yüzde 1.1 oy almıştı. Ecevit’i
siyaset sahnesinin dışında bırakmak isteyen yerli ve yabancı güçler başarısız
olmuştu. Seçimlerde AK Parti yüzde 34’le birinci parti olurken CHP yüzde 19’la
ikinci parti olmuştu. Barajı geçen başka parti yoktu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder